Okulların kapanmasıyla resmi olarak da başlayan yaz tatili umuyoruz ki herkes için sağlıklı ve mutlu geçer.
Geçtiğimiz günlerde, çeşitli uluslararası kurumlar ve enstitüler tarafından desteklenen ve Georgetown Üniversitesi tarafından yürütülen ‘’Küresel Kadın Barış ve Güvenlik Endeksi 2022’’ araştırması yayınlandı. 2017’den beri her sene hazırlanan bu araştırma, 170 ülkeden kadınların hayata katılımı, adalet sisteminin kadınlar için kapsayıcılığı ve kadınların ülkedeki güvenliği gibi konular ve alt başlıklarda ölçümleme yapabilmek adına, tanınmış veri kaynaklarından yararlanıyor. Biz de bu Brief’te bu araştırmadaki çeşitli verileri sizlerle paylaşacağız.
Araştırmanın dünya genelindeki sonuçlarına baktığımızda, WPS endeksindeki eğilimler, kadınların statüsünde küresel ilerlemenin yavaşladığını ve aynı bölgelerdeki ülkeler arasında eşitsizliklerin arttığını gösteriyor.
Kadınlar için en güvenli ve barışçıl ülke sıralamasında birinciliği Norveç ve Finlandiya gibi Kuzey Avrupa ülkeleri alırken, sıralamada en kötü performansı sahip ülkeler Afganistan ve Suriye. 170 ülkenin sıralandığı listede, Türkiye 106. sırada bulunuyor.
Türkiye’nin karnesine daha yakından bakalım. Kadınların ekonomik olarak özgürleşebilmesi, şiddetten kaçabilmeleri ya da beden sağlığı gibi konularda eğitimin önemine dikkat çeken araştırmaya göre Türkiye’de 25 yaş ve üstü kadınlar ortalama 7.5 yıl eğitimlerine devam edebilmişler. 2017’den beri bu skor 0.3 yıl artmış olsa da, bu durum kadınların ortalama olarak ortaokulu bile tamamlamadıkları anlamına geliyor.
Ayrımcılık sadece dış dünyada değil, aile içi bir norm olarak da karşımıza çıkıyor. Araştırmaya göre 15 yaş üstü erkeklerin %16’sı ailedeki herhangi bir kadının çalışmasının kabul edilir olmadığını belirtiyor. Türkiye gibi erkek egemen anlayışın domestik olarak karşılık bulabildiği toplumlarda, ne yazık ki bu durum büyük bir problem.
Eğitim alma yılı ortalamasının orta okulu tamamlamaya yetmemesi ve aile içi cinsiyetçiliğe rağmen 25 yaş üstü kadınların %28.5’i ekonomik istihdamın bir parçası.
Türkiye’nin karnesine ait belkide en karamsar kısım güvenlik ile ilgili kısım. Araştırmaya göre 15 yaş üstü kadınların yalnızca %37’si akşam eve dönerken kendilerini güvende hissettiklerini belirtmiş. Bu oran 2017 yılında yaklaşık %50 olarak ölçümlenmiş. Kadınlar artık akşamları kendilerini daha az güvende hissediyor.
Daha önce pek çok Brief’te özellikle Z jenerasyonu ile ilgili olan araştırmalar, tüketicilerin markalardan cinsiyetçilik, ırkçılık ya da ekolojik konularda sosyal dönüşümleri desteklemesi yönünde beklentileri olduğunu açıkça ifade ediyordu.
Sizce kadınların toplumda hak ettikleri yeri alabilmesi adına markalar nasıl gerçek ve samimi adımlar atabilir? Bu alanda sizin geçtiğimiz yıllarda dikkatinizi çeken iletişim kampanyaları hangileri oldu?
Keyifli okumalar,
İlker İnanç
Twentify CEO
Eğer bu e-posta size forward edildiyse ve abone olmak isterseniz, linke tıklayarak Brief'e abone olabilirsiniz.✌🏻
Pandemi döneminde global ekonomi olumsuz etkilendiği için birçok insan işsiz kalırken, çalışanlar düşük maaş ve geç kalan maaş ödemeleriyle boğuşmak durumunda kalmıştı. Aralarında Türkiye’nin de olduğu 38 ülkenin katıldığı “Global Payment Study 2022” raporuna göre Türkiye %38 zamanında ödeme performansıyla ortalamanın biraz üstünde yer alıyor.
Fotoğrafların, logoların, ya da dijital eserlerin lisanslandığını ve telif haklarının belli kişiler ya da kurumlara ait olmasını hepimiz normal karşılıyoruz. Peki ya renkler? Dünya’da birçok kurum bu alanda da aksiyon alıyor, ve markalarına özgü oldukları düşündükleri renkleri, kendi telifleri altına almaya çalışıyorlar.
Çikolata tüm dünyada en çok tüketilen atıştırmalıklardan biri. Kahve Dünya’sının verilerine göre yapılan bu çalışma, Türkiye’deki çikolata tüketim alışkanlıklarına ışık tutuyor. Katılımcıların %53,73’ü en çok sütlü çikolata tüketirken; %31.54 bitter, %10,1’i ise beyaz çikolatayı tercih ettiğini ifade etti.
CTP Boston tarafından 1,200 katılımcı ile yürütülen araştırmaya göre tüketiciler sadece ‘tüketici’ olarak tanımlanmaktan rahatsız ve markalarla gerçek bağlar kurmak istiyor. Katılımcıların %76’sı güven ve insan ilişkilerine önem veren markaları daha çok tercih edeceğini belirtmesiyle, kişiselleştirilmiş reklamcılığın öneminin özellikle altı çizilmiş oluyor.
TikTok'un ana şirketi ByteDance'in artan gelir baskısı nedeniyle, TikTok ana içerik akışları kadar kullanıcı arayüzü önceliğine sahip belirli bir alışveriş segmentini deniyor. Endonezya'daki kullanıcıların, uygulamadaki "Sizin İçin" ve "Takip Edilen" yayınlarının yanında yer alan yeni bir "Mağaza" sekmesine erişebildiği en son testle birlikte, uygulamaya yeni bir e-ticaret entegrasyonu bekleniyor.
PepsiCo, 1964
Twentify Office Locations: Toronto | New Delhi | Istanbul | Dubai