Haziran ayının gelmesi ile birlikte hem yaz mevsimi resmen başlamış oldu, hem de birçok bölgede tatil sezonu açıldı. Koronavirüs vaka sayılarının da azalmasıyla beraber, umarız bu yaz hepimiz için sağlıklı ve harika olur.
Deloitte, geçtiğimiz günlerde 11 senedir düzenli olarak yayımladığı Y ve Z Kuşağı Araştırması’nın yeni versiyonunu yayınladı. Türkiye dahil toplam 46 ülkede yaşayan, Y Kuşağı’ndan 8 bin 412, Z Kuşağı’ndan da 14 bin 808 katılımcının yer aldığı bu araştırma, bu jenerasyonların güncel sorunlarına ve ortak bazı konulara yaklaşımlarına ışık tutuyor, ve jenerasyonlar arasındaki farkları anlamaya çalışıyor.
Biz de Brief’in bu sayısında, raporun Türkiye’den ve Dünya’dan sunduğu ilginç bazı içgörüleri derleyerek sizinle paylaşacağız.
Araştırmaya göre Z ve Y kuşağı bireyleri hayatlarının büyük bir kısmında stresli ve endişeli. Yarısından fazlası her zaman ya da çoğu zaman kendilerini stresli hissettiklerini söylüyor. Stres konusunda Türkiye’deki Y ve Z Kuşağı’nın ortalaması, global ortalamaya göre oldukça daha yüksek. Z Kuşağı’nın %56’sı, Y Kuşağı’nın ise %52’si çoğu zaman kendilerini stresli hissettiklerini belirtmiş.
Özellikle Türkiye'deki Z kuşağı bireyler, finansal gelecekleri, ailevi/kişisel ilişkileri, ve de iş yükleri konularında globaldeki Z kuşağı bireyler ve Y kuşağı bireylerden daha endişeliler.
Tüm dünyadaki hayat pahalılığı, Y ve Z jenerasyonu bireyleri için birinci endişe sebebi nedeni. Türkiye’deki Z kuşağı bireylerde bu endişeye eş büyüklükte bir endişe daha var; cinsel taciz. Son günlerde sosyal medyada gündem olan bazı paylaşımlar ne yazık ki bu endişeyi destekler nitelikte. Bu endişeleri işsizlik takip ediyor.
Peki hayat pahalılığı ile endişelenen bu iki jenerasyon, bulundukları ülkelerdeki ekonomik durumun gelecekte nasıl şekilleneceğini düşünüyorlar? Global ortalamalarda 2022 yılı içinde, ekonominin kötüye gideceğini düşünen Y ve Z kuşağı katılımcıların sayısı geçtiğimiz yıla göre azalırken, Türkiye ortalamasında ciddi bir artış yaşanmış. Türkiye’deki Y kuşağının sadece %13’ü ve Z kuşağının ise sadece %8’i ekonominin iyileşeceğini düşünüyor. Yüksek enflasyon seviyeleri göz önüne alındığında bu endişeler anlaşılır gözüküyor.
Katılımcılara bir monitör yardımı ile ekonomik, sosyopolitik durum, kişisel maddi durum gibi genel başlıklarda, 0 ile 100 puan arası skalada bir iyimserlik ölçümlemesi yapılmış. Pandemi sonrası dönemde Y ve Z Kuşağı’nın genel ruh hali, globalde iyileşme gösterse de Türkiye’de bozulmaya devam etmiş. Araştırmaya göre Türkiye’deki Z Kuşağı’nın iyimserlik seviyesi 100 üzerinden 21, Y Kuşağı’nınki ise 19 seviyesinde. Globalde bu oranlar 35 seviyelerinde.
Bu noktada Türkiye'deki markaların sorumlulukları hakkında ne düşünüyorsunuz? Markaların şu an yeni jenerasyonlar için yaptıkları sosyal sorumluluk çalışmaları yeterli mi, bu konuda ek olarak nasıl bir inisiyatif alınabilir? Önerilerinizi bize yazabilirsiniz.
Keyifli okumalar,
İlker İnanç
Twentify CEO
Eğer bu e-posta size forward edildiyse ve abone olmak isterseniz, linke tıklayarak Brief'e abone olabilirsiniz.✌🏻
İçgörü direktörümüz Dr. Bilge Terzioğlu, bu sene Metaverse temasıyla gerçekleşen Pazarlama Türkiye Zirvesi'nin konuşmacıları arasındaydı. Dr. Bilge Terzioğlu, konuşması sırasında geçtiğimiz haftalarda yayınladığımız Metaverse Araştırması'nın çıktılarından bahsetti, ve toplumun tutum ve tercihlerini değerlendirdi.
Uzunca bir süredir konuşulan ve pandemi etkisi yayılan ‘’İyi Yaşam (Wellness)’’ hiç olmadığı kadar hayatlarımızda. Twentify olarak bu içgörü ile iyi yaşam’ın tüketicideki izdüşümünü anlamak, markaların bu amaçla yaptıklarının tüketicide nasıl karşılık bulduğuna yanıt almak adına 1,553 kişi ile bir araştırma gerçekleştirdik, ve oldukça ilginç sonuçlara sahip bu raporu hazırladık.
Teknoloji, Medya ve Telekominikasyon öngörüleri içeren bu rapor, 2022 yılı içinde işletmeleri ve tüketicileri etkileme olasılığı en fazla olan küresel trendleri ortaya koyarken, bu global değişim ve trendleri, pandemi ve pandeminin sebep olduğu ekonomik ve toplumsal değişimler izdüşümünde nasıl yön bulduğunu inceliyor.
Regl olmanın utanılacak, saklanacak bir şey olmadığına ve konuştukça normalleşeceğine inanan Molped, ön yargıları kadınlar lehine değiştirmek adına Endometriozis ve Adenomyozis Derneği aracılığıyla “Türkiye Regl Farkındalık” indeksini ortaya koyan bir araştırmaya imza attı.
Dijital teknolojiler hayatımıza girdiği andan itibaren, tüketiciler olarak biz de bu gelişen ve değişen düzene adapte oluyor ve alışkanlıklarımızı değiştiriyoruz. Bu yeni alışkanlıklardan biri de alışveriş deneyiminin fiziksel mağazalardan dijital vitrinlere taşınması oldu. KPMG’nin araştırmasına göre her iki tüketiciden biri mağazaya gitmek yerine internetten kıyafet almayı tercih ediyor.
Tek kullanımlık kağıt bardakları geri dönüştürerek elde ettiği Circular Cup ile sürdürülebilirliğe ve çevreye katkı sağlayan Starbucks, yeni uygulaması ile de bu hedefine katkı sağlamaya devam ediyor. Starbucks, 5 Haziran Dünya Çevre Günü itibariyle, içeceğini kendi bardağı veya termosuyla tercih eden ve Starbucks Mobil Uygulaması ile ödemesini yapan kullanıcılara uygulama için özel avantajlar tanımaya başlıyor.
Krem Pertev, Türk Tiyatrosu Dergisi, 1938
Twentify Office Locations: Toronto | New Delhi | Istanbul | Dubai