Son zamanlarda giderek daha fazla gündemimizde yer alan artan şiddet ve kadının toplumdaki yeri üzerine kısa bir araştırma yaptık. Araştırmamızda insanlar arasında görüş farklılıklarını ve nedenlerini tespit etmeyi hedefledik. Sonuçlara göre bazı konularda eğitim ve ekonomik statünün etkisine rastlamakla birlikte en önemli farklılık kadın ve erkekler arasında oluşuyor. Kadınların, şiddeti ve şiddetin mazeretlerini erkeklere göre daha kesin olarak reddettiği görülüyor.
Araştırmamızın infografiğini indirmek için tıklayın:
KünyeSonuçlar
2000 kişinin katıldığı mini araştırmamızda katılımcılarımızın %72’si toplumda yaşanılan en büyük sorunlardan birinin şiddet olduğunu belirtiyor. Kadınların %76’sı en büyük soruna şiddet derken, bu oranın erkeklerde %67 olduğu görülüyor. Kadınlara göre diğer önemli sorun ise sokaktaki baskı ve taciz (%73).
Kadına şiddet
Katılımcılarımızın %42’si kendilerinin ya da çevrelerindeki birinin şiddete maruz kaldığını ifade ediyor. Kadınların %56’sı bu durumun farkındayken erkeklerde bu oranın %27’ye düşmesi toplumsal algıdaki dengesizliğin boyutunu ortaya koyuyor. Şiddetin en sıklıkla eşlerden geldiği görülüyor. Şiddetlerin en öndeki nedeni öfke olarak ifade ediliyor (%54). Bunun yanında anlaşmazlıklar (%38) ve ekonomik yetersizlik (%30) diğer önemli nedenler arasında sayılıyor.
Kendisi veya etrafındaki kadınların şiddete uğradığını söyleyen kadınların bölgesel yoğunluk haritası:
Yolda herhangi bir şiddet olayı gördüklerinde ise insanlar doğrudan müdahale etmek yerine polisi arayacaklarını belirtiyor (Kadınlar %58, Erkekler %44). Yolda şiddetle karşılaştıklarında müdahale etmeden ortamdan uzaklaşmayı tercih edenler (%2) son dönemlerde haberlerde çıkan durumu gerekçe gösteriyor. (Araştırmamızın ayrıntılarına ulaşmak için infografiğimizi inceleyebilirsiniz)
Aile içi şiddet
- Eğitim seviyesi ve ekonomik durum arttıkça, ailenin düzeni veya dirliği için şiddet kullanılabileceği kanısı azalıyor. Öte yandan erkeklerin bu konuda kadınlardan çekimser düşündüğü görülüyor; kadınlar büyük ölçüde kesinlikle reddediyor (%79).
- Şiddetin meşrulaştırılmasına paralel olarak hiçbir koşulda evliliğin bitirilmemesi gerekliliğinde de erkekler kadınlar kadar kesin değil.
- Kadınlar aile içi şiddetin boşanma için yeterli olduğunu söylüyor. Eğitim seviyesi lisans ve üstü seviyedekiler ve ekonomik seviyesi nispeten daha iyi olanlar ise şiddet durumunda boşanma konusunda daha cesur.
Kadının toplumdaki yeri
Kadının toplumsal konumuna bakışta da erkek ve kadınlar arasında büyük farklar hakim. Cinsiyet eşitliği konusunda kadınlara göre daha olumlu bir bakışı olan erkeklerin ev işlerini daha ziyade kadınlardan beklediği ve kadının çalışmak için eşinden izin istemesi gerektiğini savunduğu görülüyor.
- Erkeklerin %43’ü kadınların kendileriyle eşit haklara sahip olduğunu düşünürken kadınların bu görüşe pek katılmadığı görülüyor (%29).
- Ev işi ve çocuk bakımında iş paylaşımı konusunda kadınlar erkeklerin kendilerine yakınlaşmasını bekliyor. Erkeklerse iş paylaşımına hayır dememekle birlikte bu pek sıcak baktıkları söylenemez.
- Ev geçiminde ortak sorumluluk alınması konusunda erkekler ve kadınlar ortak bir noktada buluşmuş gibi görünüyor. Yine de kadınlar burada da erkeklere göre daha istekli.
- Kadının çalışmasının eşinin iznine bağlanması fikri erkeklerin %45’i tarafından onaylanırken kadınların %68’i çalışmak için izin almak zorunda olmayı reddediyor.
Kadının iş hayatındaki yeri
Erkeklerin kadınların iş hayatındaki yeri hakkındaki görüşleri de önceki bölümlerde olduğuna yakınlaşıyor. George Orwell’in Hayvan Çiftliği’nde Napoleon’a söylettiği gibi:
“Tüm hayvanlar eşittir, ama bazı hayvanlar daha eşittir.”*
- İş hayatındaki kadın erkek ayrımcılığı yüksek. Aynı işte çalışan kadın ve erkeğin aynı ücreti alması erkekler tarafından daha az kabul görüyor.
- Erkeklerin iş hayatında daha başarılı olduğu kanısı kadınlarda kabul görmezken, erkekler kararsız kalmış gibi görünüyor.
- İş yerinde sözlü ve fiziksel taciz olması durumunda toplum bu eylemi gerçekleştirenin işten atılması gerektiği konusunda birleşiyor.
Feminizm kavramına bakış açısı
Katılımcılarımıza Feminizm kavramı hakkında da birkaç soru sorduk. Kavramda kararsızlık söz konusu. Özellikle “Erkekler feminist olamaz” ve “Feminizm erkeklerden nefret etmektir” cümlelerinde özellikle çekimser davranılıyor.
Kadınlar günü haftasında her ne kadar bazı sonuçlar bizi üzse de hayatımızın her anında varlıklarını hissettiğimiz kadınların ihtiyaçları, paralı parasız yaptığı işlerin ve emeklerin her geçen gün değerinin anlaşılacağı günler görmek dileğiyle.
*George Orwell - Hayvan Çiftliği
Yazarlar Hakkında
Hazal Sülün
İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Bölümü mezunu olan Hazal, 2015 yılından beri Twentify'da Topluluk Yöneticisi olarak çalışmaktadır.
Elif Topçu
Çalışma hayatına araştırma sektöründe başlayan Elif, şu anda Twentify'da Raporlama Uzmanı olarak çalışmaktadır.