İçinde bulunduğumuz dünya, devamlı bir değişimden geçiyor. Ne de olsa dünya yaşayan bir yer, değişim ve büyüme de bunun önlenemez getirileri. Peki bu değişimin yarattığı türbülans içerisinde, markanız ulaşmak istediği noktaya yolunu kaybetmeden nasıl varacak?
Bizden duymuş olmayın ama tüketicilerinizin davranışları, çok yüksek ihtimalle son yaptırdığınız araştırmadan beri değişti.
Günümüzde tüketicilerin yaşadığı “akıllı telefonum ve internetim olmadan asla” duruşuna çok aşinayız. Hepimizin uyumadan evvel “son 1 kez daha” telefonuna baktığı geceler, gözünü açar açmaz “ben uyurken neler olmuş acaba” diyerek eline telefonu aldığı sabahlar var. Hem de çok!
Artık her türlü içeriği daha hızlı görüyor, daha hızlı tepki veriyor ve bir sonrakine daha hızlı geçiyoruz. Bu değişim artık aylar sürmüyor, saatler içerisinde gerçekleşebiliyor. Dün beğendiğimizi bugün beğenmeyebiliyor, sabah gördüğümüzü akşam almaya karar verebiliyoruz. Yaklaşık 2 yıl önce bir anda hayatımıza giren Pokemon GO'yu hatırladınız mı? Gece gündüz sokaklarda pokemon kovalamamıza sebep olan, hatta bazı günler aynı anda 28 milyon kişinin oynadığı oyun, yine aynı hızda popüleritesini yitirip hayatımızdan çıkmıştı. Yani kısaca, son yaptırdığınız araştırmadan beri, tercihleri değişmiş bir tüketici kitlesiyle karşı karşıya olabilirsiniz.
Yeni dünyada tüketiciler bir yandan eskiye göre çok daha hızlı bir tüketim halinde, ve malesef dikkat süreleri çok daha düşük (8 saniye) olduğundan ilgisiz oldukları şeylere karşı çok daha seçiciler. Doğru mecra ve doğru içeriğin her şeyden önemli olduğu zamanlardayız ve bu doğrular da devamlı değişim halinde.
Tüketiciler hızlandıkça, rekabet de hızlanıyor, çevikleşiyor.
Aynı tüketiciler gibi neredeyse tüm endüstriler, son birkaç yıldır hızlı, kapsamlı, hatta bazen de yıkıcı bir değişim geçirmekte. Tek başına Airbnb’nin konaklama, Uber’in taşımacılık, Netflix’in medya sektöründe yarattığı büyük etkilere bakmak bile, teknolojinin bu değişimdeki payı konusunda hemfikir olmamız için yeterince ikna edici. Teknoloji değiştikçe, bunu kullanan endüstriler de kaçınılmaz bir şekilde değişiyor. Mobil cihazlar ve uygulamalar, bu büyük endüstrilerin uyanışlarına pilotluk ederken, kendilerine ya yepyeni pazarlar yaratıyor, ya da mevcut pazarların insanlarla olan iletişimini değiştiriyor.
Tüm bu değişim ortamı ise bir yandan markaları ve endüstrileri çok daha esnek olmaya iterken, bir yandan da tepki hızını arttırmaya çalışıyor. Yeni dünyada başarılı olmak isteyen markalar artık çok daha çevik olmak durumunda.
Doğru bir strateji ile büyüme yakalamak için doğru içgörüler edinmek ise en temel ihtiyaç. Örneğin, 2004 yılında iflasın eşiğinde olan Lego pazar araştırması sayesinde kurtulmuş, hatta devamında çok ciddi bir büyüme yakalamıştır (Lego Pazar Araştırması ile Nasıl Büyüdü blog yazımıza göz atabilirsiniz). Fakat artık markaların bu içgörüleri nasıl ve ne kadar hızlı edindiğinin de aynı derece önemli olduğu bir rekabet ortamı içerisindeyiz. Tüketicilerin hızına yetişmeli, hatta bir adım önüne geçmeliyiz.
Peki nasıl?
Maalesef geleneksel pazar araştırması değişime ayak uyduramıyor.
Trendlerin, kararların, beğenilerin saatler içerisinde değiştiği bir ortamda tüketicilere aracılar üzerinden sesli arama, ya da yüz yüze anketlerle ulaşmaya çalışmak zaman, efor ve para kaybına yol açıyor. Tüketiciye doğru yer ve zamanda ulaştığımızdan emin olmadığımız yöntemler kullanarak onu yoruyor, tüm sürece karşı daha isteksiz olmasına sebep oluyoruz. Kampanyalarımız için ulaşmak istediğimiz altın değerindeki içgörülere ulaşmamız aylar sürüyor, kimi zaman ulaştığımız içgörülerin doğruluğundan bile emin olamıyoruz. Bunun da en büyük sonuçlarından biri, ciddi bir bütçe ve potansiyel büyüme kaybı oluyor.
Yeni Dünyada Mobil Araştırma ile Büyüme
Madem akıllı telefonlarımızı günde 78 defa bakacak kadar önemsiyoruz, en çok vakti onlarla geçiriyoruz, o halde tüketicilere ulaşmak için en etkili kanalın akıllı telefonlar olduğunu inkar edemeyiz. Bu sebeple Twentify’da yeni dünyayı daha iyi anlayarak, büyüme odaklı içgörüler edinmeniz için teknolojiyi en verimli şekilde kullanmaya çalışıyoruz.
Neden Twentify?
Doğru Yerde, Doğru Zamanda İletişim
Tüketicilere merak ettiklerimizi evlerinde, en rahat oldukları ortamda sorsak, daha doğru yanıtlar almaz mıyız? Ya da kapalı camlar ardındaki laboratuvarlarda, izlendiklerini bilerek yaptıkları bir ürün testi esnasında değil de, kendi mutfaklarında, yalnızca akıllı telefonlarıyla beraberken gözlemlediğimizde, günlük hayatlarındaki davranışları daha iyi anlamaz mıyız?
Mobil araştırma ile aracısız, doğru ve kaliteli içgörüye ulaşmak aslında sandığınızdan daha kolay. Twentify olarak, bir çok ülkeden 500.000 kullanıcının üye olduğu tüketici uygulamamız Bounty ile markalar ve tüketicileri bir araya getirerek çok daha organik araştırmalar gerçekleştirebiliyoruz.
Hızlı ve Doğrulanmış İçgörüler
Geleneksel yöntemlerle yapılan araştırmanın sonuçları alınana kadar herşey o kadar hızlı değişiyor ki, içgörünün tarihi geçiyor desek yeridir. Haftalar, hatta aylar süren araştırmalar, mobil araştırma sayesinde günler, hatta saatler içerisinde tamamlanıyor. Hatta bunu bir adım daha öteye taşıyacak olursak, Twentify’da hazırladığımız Müşteri Paneli ile araştırmanın bitmesini beklemeden sonuçlara gerçek zamanlı olarak ulaşabiliyorsunuz.
Böylece tüketiciler hızlanırken, markalar olarak siz de onların hızına yetişerek çevik bir araştırma süreci ile daha çevik iş kararları alma fırsatlarını kaçırmamış oluyorsunuz.
Granüler Hedefleme ile Odaklı Araştırma
Yaklaşık yarım milyon kullanıcıya sahip Bounty uygulamamız sayesinde detaylı hedeflemelerle asıl hedef kitlenize ulaşmanız saatler, hatta dakikalar alıyor. Gerçek hedef kitlenize, gerçek zamanlı olarak fikirlerini sorarak, doğruluğunu %100 teyit edebileceğiniz bir veri elde ediyorsunuz.
Teknoloji sayesinde fotoğraf ve video gibi multimedya içerikleri kullanarak araştırmalarınızı bir adım öteye taşımak mümkün. İletişim görsellerinizi uygulama üzerinden tüketicilere kolayca gösterebilir, ürün testleriniz sırasında tüketicilerden video kaydetmelerini isteyebilirsiniz.
Twentify ile İçgörü Temelli Büyüyün
Twentify olarak teknolojiye inanıyor ve büyüme hedeflerinize destek olmak için araştırmalarınızda teknolojiyi ve tüketicilerinizi merkeze alıyoruz. Sürdürülebilir büyümenin en temelinde içgörünün büyük bir yeri olduğuna inanıyoruz.
Mobil araştırma teknolojisi ile pazar araştırmalarınızda ekibinizin içgörüye erişimini artırabilir, aklınıza takılan sorulara tüketicilerden hızlı cevaplar edinebilir, sürdürülebilir büyüme stratejinizde temele tüketiciyi alarak başarılı çalışmalara imza atabilirsiniz.
Eğer organizasyonunuz içerisinde büyüme odaklı içgörüye erişimi artırmak, yarım milyon tüketiciye saatler içinde ulaşmak ve doğru tüketici davranışlarını anlamak isterseniz, Twentify büyüme odaklı araştırma çözümlerine göz atabilir, başlamak için iletişime geçebilirsiniz.
