Blok Zinciri: Dijital Dünyanın Devrimci Teknolojisi

Blok zinciri teknolojisi, Satoshi Nakamoto'nun 2008 yılında yayınladığı Bitcoin makalesinde ortaya atılan bir kavram olmasına rağmen, günümüzde finans sektöründen sağlık hizmetlerine, tedarik zincirinden oy verme sistemlerine kadar geniş bir uygulama yelpazesine sahiptir. Bu teknoloji, işlemlerin güvenliğini ve doğruluğunu sağlamak için üçüncü bir aracıya ihtiyaç duymadan, dağıtık bir ağ üzerinde işlemlerin kaydedilmesini ve doğrulanmasını sağlar. Böylece, veri manipülasyonu ve sahtekârlık gibi sorunlar minimize edilirken, şeffaflık ve güven artırılmış olur.

 

Blog'a Geri Dönün

Reklamda İndirim Savaşları: ŞOK vs. BİM

Her yerde gördüğümüz BİM ve ŞOK reklamları bizi çok konuşturdu. Peki, satın almayı doğrudan etkilemeye odaklanan bu reklamlar hakkında, tüketiciler ne düşünüyor?

Reklam: 1.isim: Bir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol.

TDK’nın reklamlar konusundaki açıklaması bu şekilde. İşin gerçeğine baktığımız zaman, reklamlar markaların pazardaki yayılımlarını genişletmek için, tüketicilerini ellerinde tutmaları için ya da farklı servislerini / ürünlerini onlara lanse etmek için kullandıkları ana iletişim kanallarından bir tanesi.

1__kqYC5BnDqxLos7ynLveWw

Konuyu reklamın terminolojisi üzerine dağıtmadan, geçtiğimiz haftalarda sosyal medyada ve basında en çok konuşulan reklam atışmasına dönelim, BİM ve ŞOK’un aynı zamanlarda yayınladığı reklamlara.

Türkiye’deki tüketicilerin çok yakından tanıdığı bu iki marka, farklı duygular ve mesajlar ile tüketicilere ulaşmaya, onlarda etki uyandırmaya çalıştı. Tabi ki markaların konumlandırmaları ve önceden tüketicilerde bıraktıkları deneyim farklı alanlarda, ancak ortak noktaları olan indirim ve ucuzluk alanında hangi markanın tüketicilerin zihninde nasıl bir mesaj bıraktığını ve tüketicilerin satın alma davranışlarını nasıl etkilediğini merak ettik.

Reklam Etki Araştırması: ŞOK vs. BİM

Merakımızı gidermek için, Twentify’ın Bounty platformu üzerinden, 400 farklı tüketici ile 5 saat içinde tamamlanan bir araştırma gerçekleştirdik. Bu araştırmada hedefimiz, tüketicilerin şu anki alışveriş alışkanlıklarını anlamak, ŞOK ve BİM reklamlarının bilinirliğini öğrenmek ve bununla birlikte reklamların tüketiciler üzerindeki etkilerini anlamaktı.

1_xFPYWkEHnfmO9ZPn3ytlZA

Araştırma Katılımcı Demografisi ve Coğrafi Dağılımı2 Mart’ta yaptığımız araştırma 16:00–21:00 saatleri arasında gerçekleşti.Rastsal dağılım ile gerçekleştirdiğimiz araştırmaya katılan 400 katılımcının demografik dağılımlarına göz attığımızda, aşağıdaki tablo ile karşılaştık.

  • %73.50 Erkek, %26.50 Kadın
  • %49.75 18–24 Yaş Arası, %39.25 25–35 Yaş Arası, %9.75 36–45 Yaş Arası, %1.25 45 Yaş Arası
  • %42.25 Marmara Bölgesi, %17.25 İç Anadolu Bölgesi, %14.00 Akdeniz Bölgesi, %10.50 Ege Bölgesi, %10.00 Karadeniz Bölgesi, %3.25Güneydoğu Anadolu Bölgesi, %2.75 Doğu Anadolu Bölgesi
Not: Rastsal bir kitle ile gerçekleştirilen bu araştırmada, Bounty uygulaması üzerinden anketi önce gerçekleştiren 400 kişiden yanıtlar alındı. Bounty uygulamasını sık kullanan genç hedef kitle ile paralel olarak, katılımcıların demografik dağılımı 18–24 yaş arası ve erkek cinsiyet ağırlıklı gerçekleşti. Araştırmada sorduğumuz soruları şekillendirirken aşağıdaki noktaları göz önünde bulundurarak sorularımızı hazırladık;
  • en çok alışveriş yaptıkları marketi öğrenmek,
  • market alışverişi sıklıklarını kavramak,
  • ŞOK ve BİM’in uyandırdığı mesajları öğrenmek,
  • reklam penetrasyonunu ölçmek,
  • reklamların yarattığı mesajları ve duyguları ölçmek,
  • reklam beğenisini öğrenmek,
  • genel olarak marketler arasındaki bakış açılarını öğrenmek.

Bu bağlamda, birbirine bağlı 26 soruluk bir anket geliştirdik. Eğer hazırsanız, tüketicilerin reklamlar hakkındaki yorumlarına göz atalım ve reklamların performanslarını değerlendirelim.

Katılımcı Segmentasyonu

Tüketicilerin tercih ettikleri market markaları ve alışveriş sıklıkları ile cinsiyet, yaş aralığı ve yaşadıkları bölge gibi demografik verilerini karşılaştırdığımızda, satın alma ya da tercihler konusunda güçlü farklılıklar tespit etmediğimiz için, tüketicileri tercih ettikleri market markalarına göre segmente ettik. Bu segmentasyon sonucu, araştırma sonuçlarını market tercihlerine göre grupladık.
Market tercihlerine göre belirlediğimiz ilk segmentimize göz attığımızda, market alışverişinde BİM’i tercih eden 288 kişi bulunuyor. Market tercihlerine göre belirlediğimiz ikinci segmentimiz, market tercihini ŞOK’tan yana kullanan tüketiciler. Market alışverişinde ŞOK’u tercih eden 91 kişi bulunuyor.

1_t8hi6TDxreMk6PG74yrYMg

Reklam Penetrasyon Başarısı

Tüm tüketicilerde BİM, kendi tüketicisinde ise ŞOK daha yüksek penetrasyon oranlarına ulaşmayı başarmış. BİM’in yeni reklamının kendi müşterileri arasında görünme oranı %84.38 iken, ŞOK’ta bu durum %90.11 olarak ortaya çıkıyor. Peki, tüm tüketicileri göz önünde bulundurduğumuzda bu durum nasıl?

Her ne kadar kampanyasına fiziksel kanalları da ekleyen ŞOK’un kendi müşterilerine daha çok dokunduğu göz önünde olsa da, BİM araştırmaya katılan tüketicilerin daha büyük bir kısmına dokunmuş olarak gözüküyor. BİM’in reklamı tüm katılımcılar arasında %82.50 penetrasyona sahipken, bu oranda ŞOK %79.75'te kalıyor.

1_WsLAHVLV6CRE_r1ZqIQaWg

Marmara Bölgesi’nde ŞOK’un Omnichannel Başarısı

Peki, fiziksel kampanyaların yoğunlaştığı Marmara Bölgesi’nde de resim Türkiye ortalamasında olduğu gibi mi? Büyüteci bu noktaya tuttuğumuzda, toplam katılımcıların %42.25'ini oluşturan Marmara Bölgesi katılımcılarından %89.94'ü ŞOK’un reklamını görmüşken, %87.75'i BİM’in reklamlarını görüntülemiş. Yani ŞOK’un bir çok kanaldan yürüttüğü kampanyası, Marmara Bölgesi’nde daha çok tüketiciye ulaşmasını sağlamış.

Dijital Medya, Geleneksel’i kovalamaya devam ediyor.

Reklamlar en çok hangi mecralarda görülmüş? Cevaplara göz attığımızda, BİM’in reklamlarının %55.76 ile en büyük oranda televizyonda, %22.12 ile YouTube’da ve %13.33 ile sosyal medyada görüntülendiğini görüyoruz. Mecra dağılımı, ŞOK’ta da oldukça benzer bir yapıda — televizyondan izleyen katılımcı oranı %56.74 iken, %22.57 YouTube’dan, %12.23 sosyal medya kanalları üzerinden takip etmişler.
Maliyetin en büyük geri dönüşü, tabi ki markaların tüketicilerin aklındaki değerleri ve reklamların satın almaya olan etkisi olarak ölçülebilir. Peki, ŞOK ve BİM, reklamlarıyla ne kadar değer yarattı, reklamların geri dönüşlerini alabildiler mi?

Tüketiciler reklam sonrası BİM’i daha kaliteli ve samimi buluyor.

BİM’in reklam öncesi ve sonrası marka ile ilgili algısını ölçmek adına yaptığımız araştırmada, BİM’in reklamı sonrasında tüketicilerin BİM’i daha samimi ve daha kaliteli gördüklerini ölçümledik. İstatistikli olarak baktığımız zaman, aşağıdaki sonuçlara ulaştık. Tüketicilere BİM ile ilgili genel görüşlediğini sorduğumuzda, zihinlerinde uyanan en büyük üç değer;

  1. %94.25 ile Uygun Fiyat
  2. %68.00 ile Her Yerde Olması
  3. %32.25 ile Erişilebilirlik oldu.

Reklam sonrasında uyanan en büyük üç değeri incelediğimizde ise, en büyük üç değer;

  1. %75.00 ile Uygun Fiyat
  2. %49.00 ile Kaliteli Ürün
  3. %48.75 ile Samimiyet oldu.
1_YiYYWJ5R4LTqgdkUUrsoXQ

Reklam sonrası ölçümlemelerimize baktığımız zaman, BİM’in verdiği mesaj ile birlikte pazardaki hedef bilinirlik noktalarında oldukça pozitif reaksiyonlar aldığını ve markette büyük değişimler uyandırdığını görüyoruz. Sonunda çıkardığımız artış skorları şu şekilde;

  • Kaliteli ürün olduğunu düşünen tüketicilerin genel tüketicilere payı %25.75 derecesinde artmış.
  • BİM’de samimiyet olduğunu düşünen tüketicilerin genel tüketicilere payı %34 derecesinde artmış.
1_OGwOg-8f56U2mz-jX1S-6Q

ŞOK, reklam sonrası tüketicilerde ufak değer değişiklikleri yarattı.

ŞOK’un daha önce izlediği pazarlama faaliyetlerine ters düşmeyen bu reklam kampanyası ile, ŞOK ufak değer artışları yakalamayı başarmış. Değişikliklere göz attığımızda, öne çıkan değişiklikler aşağıdaki şekilde oluyor;

  • Uygun fiyat olduğunu düşünen tüketicilerin genel tüketicilere payı %3.75 derecesinde artmış.
  • Kaliteli ürün olduğunu düşünen tüketicilerin genel tüketicilere payı %7.50 derecesinde artmış.
  • Geniş ürün gamı olduğunu düşünen tüketicilerin genel tüketicilere payı %7 derecesinde artış göstermiş.
  • Samimiyet olduğunu düşünen tüketicilerin genel tüketicilere payı %8.75 derecesinde artmış.

Reklamın Tüketici Ayakizleri

Reklamların etkileri bazen bir günde, bazen ise uzun bir zaman diliminde anlaşılır. Bu bağlamda, tüketicilerden reklam sonrasında alışveriş yapıp yapmadıklarını ve alışveriş yapmamış tüketicilerin alışveriş yapmayı düşünüp düşünmediklerine ışık tuttuk ve reklamların satın almaya etkisini araştırdık.

Tüketicilerin %40.50'si reklam sonrasında BİM’den alışveriş yaptıklarını, %29'u reklam sonrasında iki markadan da alışveriş yapmadıklarını, %21'i iki markadan da alışveriş yaptıklarını, %9.50'si ise ŞOK’tan alışveriş yaptıklarını belirttiler. Peki, reklam sonrası alışveriş yapmamış tüketiciler BİM ve ya ŞOK’tan alışveriş yapmayı düşünüyorlar mı — reklamlar ayak trafiği yaratmak için etkili olmuş mu?

1_wLui4npIg-WDo9dS0mjIcg

Tüketicilerin %62.07'si, reklam sonrası BİM’den alışveriş yapmayı düşünüyor. %22.41'i ŞOK’tan alışveriş yapmayı düşünüyor ve sadece %15.52'si iki markadan da alışveriş yapmayı düşünmüyor. Yani reklamlar, tüketicileri oldukça uygun fiyatlı market alışverişi hakkında pozitif etkilemiş ve bununla birlikte BİM’in reklamları tüketiciler nezdinde başarılı bir ayak trafiği yaratmış gibi gözüküyor.

Tüketici Reklam Yorumları

Reklamı izlemeyen tüketicilere, teknolojinin getirdiği olanakları kullanarak reklamları izlettik ve sonrasında tüm katılımcılara reklamları beğenip beğenmediklerini sorduk. Katılımcıların %88'i BİM’in reklamlarını beğendiklerini belirtti — bununla beraber, katılımcıların yalnızca %67'i ŞOK’un reklamlarını beğendiklerini belirttiler.

Kalite ve fiyatta tüketiciler ŞOK yerine BİM’i tercih ediyor.

Reklamlar sonrası tüketicilere ŞOK ve BİM kıyaslaması yapacakları iki soru sorduk ve hangi markayı daha kaliteli, hangi markayı daha uygun fiyatlı bulduklarını belirtmelerini istedik.

Tüketicilerin BİM ile ŞOK’u kalite bakımından karşılaştırmalarını istediğimizde, %59.50'si BİM’in daha kaliteli olduğunu, %40.50'si ise ŞOK’un daha kaliteli olduğunu düşündüğünü belirtti.

Bununla birlikte, tüketicilerin BİM ile ŞOK’u fiyat açısından karşılaştırmalarını istediğimizde, %90.25'i BİM’in daha uygun fiyatlara sahip olduğunu, %9.75'i ise ŞOK’un daha uygun fiyatlara sahip olduğunu düşündüğünü belirtti.

En uygun BİM, en kaliteli MİGROS.

ŞOK ile BİM düzleminden çıkıp, tüketicilerin tüm süpermarketler üzerinden en uygun fiyatlı gördükleri marketi belirtmelerini istediğimizde, birinci marka %76.50 ile BİM, ikinci marka %11.50 ile A101 ve üçüncü marka %6.75 ile ŞOK oldu. Bu noktada BİM’in yıllardır yaptığı düzenli iletişim ve bayi yaygınlığının geri dönüşünün piyasada bayrağı önde götürme olduğunu görebiliyoruz.

En kaliteli marketlere odaklandığımızda, %33.75 ile MİGROS birinci, %25.50 ile BİM ikinci, %13.00 ile ŞOK üçüncü sırada yer alıyor. Carrefour %11.00 ile dördüncü, A101 %5 ile beşinci sırada yer alıyor.

Markalar hangi içgörüleri çıkarmalı, nasıl aksiyonlar ile tüketicilere dokunmalılar?
Perakende sektörü, özellikle market alışverişinde oldukça büyük rekabet içerisinde. Tüketicilerin her gün değişen ekonomilerini göz önünde bulundurduğumuzda, markaların konumlandırma, iletişim ve müşteri memnuniyeti tarafında aldıkları aksiyonlar, her gün rüzgarın estiği yöne doğru çevik bir şekilde uyum sağlamak, ve etkili şekilde hareketlenmek zorunda.Peki bu araştırmadan, tüketicilerin rüzgarı hakkında neler çıkarılabilir, tüketicilerin rüzgarı hangi yöne doğru esiyor?

Omnichannel kampanyalar tüketicilere ulaşmak için önemli.

Tüketicilere ulaşmak için gerçekleştirilen kampanyaların omnichannel olması, markaların hedef segmentlerinin yaşadıkları bölgelerde omnichannel kampanyalar gerçekleştirilmesi pazardaki bilinirliği ve akılda kalıcılığı oldukça artıran bir etmen. Özellikle, fiziksel dünyada yaratılan dijital entegrasyonlar ile birlikte, her gün binlerce tüketicinin yolculuk ettiği metrobüsler, bir çok noktada gördüğümüz dijital billboard’lar etkili kullanılarak, ölçeklenebilir ve tüketici yorumlarına göre hızlı revize edilebilir reklam kanallarına yönelinebilir.

Tabi ki bunun için tüketici kitlenizi tanımanız ve hedeflerinizi iyi belirlemeniz oldukça kritik — tüketici kitlenizi nasıl tanıyabileceğinize yönelik blog yazımızı okuyarak bu konuda basit pratik adımları görüntüleyebilirsiniz.

Marka konumlandırma ve iletişim stratejisini net bir şekilde çizmek.

Dünya’nın dijitalleşmesi ve hayatlarımıza internete bağlı cihazların girmesiyle birlikte, her gün algımıza girmeye çalışan markalar ile karşılaşıyoruz. Markaların bu noktada bizim karşımıza çıkış şekilleri oldukça kritik — tabi ki markaların aklımızda ettikleri yer de. Farklı iletişim aksiyonlarını stratejinin bir parçası olmadan gerçekleştirmek, tüketicileri yoran ve markanızın pozisyonlanmasını zedeleyen aksiyonlar. Bu yüzden, reklam kampanyalarında pazardaki tüketicilerinizi anlamanız ve marka pozisyonlanmanıza göre hareket etmeniz, iletişimde tutarlı olmanız oldukça büyük önem taşıyor.

Geri dönüşleri şansa bırakmayın.

Tüketicilerle etkileşimin oldukça kolay olduğu bu zaman diliminde, geri dönüşleri şansa bırakmamak oldukça önemli. Bunun için, tüketicilerinize oldukça basit sorular sorarak, reklamlarınız yayınlanmadan önce iletişim stratejinize göre optimize edebilirsiniz.
Tüketicilerinizi tanıyıp reklamlarınızı hazırladıktan sonra, yayına almadan hedef kitlenize reklamınız ile ilgili sorular sorabilir, onlardan gelen yanıtlara göre reklamda ufak değişiklikler yaparak mesajlarınızı daha net verebilirsiniz.
Örneğin, hedefiniz iş hayatında yer alan kadınlara ulaşmak ise, Çalışan Kadınların Teknoloji Kullanım Alışkanlıkları araştırmamızı okuyarak, çalışan kadınların en çok ilgi gösterdiği mecralara göz atabilir ve kampanyalarınızı bu tüketici rüzgarına göre şekillendirebilirsiniz.

Geleneksel mecralar gerçek tüketicilere ulaşabiliyor mu?

Geleneksel kanallardaki reklam dönüşümünü nasıl ölçümleyebilirsiniz? Dijital kanallar büyüdü, büyüyor ve büyüyecek. Hepimiz cebimizdeki akıllı telefonlar titrediği her an bunun farkına varıyoruz. Ancak, bu reklamlara göz attığımızda, dijital her ne kadar hepimizin bir dokunuş uzağında olsa da, gelenekselin etkisi yadsınamaz derecede yüksek. Peki, büyük yatırımlar yaptığımız geleneksel mecraların geri dönüşünü ve başarısını nasıl ölçümleyebiliriz?

  • Yayında olan reklamlarınızın etki alanındaki hedef tüketicileriniz üzerinde mobil araştırmalar gerçekleştirerek, reklamlarınızın tüketicilerin ayak izine nasıl yansıdığını ve etkilerinin istediğiniz gibi olup olmadığını anlayabilir, reklam performansınızı ölçebilirsiniz.
  • Bu sayede, reklamlarınızın yatırım geri dönüşleri ile birlikte, hangi reklam kanalınızın ve hangi iletişimin sizi hedefinize daha hızlı götürdüğünü anlayabilirsiniz.
  • Bu araştırmaların en değerli yanı, sizin göremediğiniz davranışları ve sorunları tüketiciden doğrudan duymanız olacaktır — örneğin, reklamlarınızdan sonra satışlarınızın artmaması, reklamlarınızın başarısız olmasından dolayı değil, sahadaki ürünlerinizin dağıtımındaki eksiklik ya da stokta yaşanan sorunlar olabilir.

Bu tüketici deneyimlerini saatler içerisinde ortaya çıkarabilir, sorunlarınızı hızlı aksiyonlar ile başarılara dönüştürebilirsiniz.

1_s7amqVBAFR-91BQlsPYSLgTwentify ile mobil içgörünün gücünü keşfedin.

Twentify ile 250,000'den fazla gerçek tüketiciyi kullanarak, işiniz için hedef kitlenizden içgörü edinebilir ya da saha operasyonlarınızı zorluk yaşamadan saatler içerisinde gerçekleştirebilirsiniz. Hemen iletişime geçin.

Çağlar Bozkurt
YAZAR HAKKINDA | Çağlar Bozkurt
Co-founder and CMO at Twentify. Leading marketing at Twentify, and fixing the way brands understand consumers and shoppers.
Recent Posts

Blok Zinciri: Dijital Dünyanın Devrimci Teknolojisi

Blok zinciri teknolojisi, Satoshi Nakamoto'nun 2008 yılında yayınladığı Bitcoin makalesinde ortaya atılan bir kavram olmasına rağmen, günümüzde finans...

Devamını Oku

28 Ocak: Dijital Dünyamızda Veri Korumanın Önemine Dair Bir Farkındalık Günü

Günümüzde dijitalleşme, hayatımızın hemen her alanına nüfuz etmiş durumda. Bu sürecin merkezinde ise 'veri' yer alıyor. 28 Ocak Veri Koruma Günü bilin...

Devamını Oku

Uzaktan Çalışmanın Yükselişi: Dijital Göçebelik ve Yeni Çalışma Kültürü

2020 yılında başlayıp günümüzde dahi etkileri süren pandemi, iş dünyasında da köklü değişikliklere sebep oldu. Ofislerden evlere, sabit çalışma saatle...

Devamını Oku

Aktif Veri - Pasif Veri

Günümüzün dijital çağında veri, iş dünyasından kişisel hayata kadar her alanda büyük bir önem taşımaktadır. Ancak veri çok çeşitli biçimlerde gelir ve...

Devamını Oku